Rıza Tevfik Bölükbaşı ve zamanı
Abstract
ÖZET
Kültür ve edebiyat tarihimizde özellikle II. Meşrutiyet dönemine damgasını vuran ve kendisinden “feylesof” unvanıyla sıkça söz ettiren Rıza Tevfik, nevi şahsına münhasır bir kişilik olarak karşımıza çıkmaktadır. Doktor, şair, pehlivan, filozof, siyasetçi gibi kimlikleri olan bu büyük fikir adamının hayatı, sanatı, eserleri, edebi ve felsefi yönü, dönemi ve siyasi hayatı bu çalışmada ele alınmıştır.
Osmanlı Devleti’nin özelikle son dönemlerine damgasını vuran II. Meşrutiyet dönemi de çalışmamızda detaylı aktarılmıştır. Bu dönemi genel hatlarıyla ele aldığımız bölümde II. Meşrutiyet döneminde yapılan yenilik hareketlerinin çok fazla etkili olmadığı ancak bu faaliyetlerin ileride özellikle yeni Türk Devleti’nin kurulması aşmasında önemli fikirler sağladığı tespit edilmiştir.
1908 yılında Meşrutiyet’in ilan edilmesinden sonra Osmanlı toplumunda siyasi, askeri ve eğitim başta olmak üzere toplumun hemen hemen tüm alanlarında ciddi değişimler meydana gelmiştir.
II. Meşrutiyet döneminde ciddi ıslahat çalışmaları yapılmış olsa da bazıları istenilen düzeyde sonuç vermemiştir; bu ıslahat hareketleri ileride özellikle de Cumhuriyet döneminde yapılacak olan yenilik hareketlerine zemin ve fikri olarak bir hazırlık aşaması olmuştur
II. Meşrutiyet Döneminin siyasi hayatı, kurulan partiler, cemiyetler; yine bu dönemde kısmen sağlanan basın özgürlüğünün getirmiş olduğu basın alanındaki yoğun faaliyetler ve basılan gazete-dergiler de çalışmamızda yer edinmiştir.
Ülkede sosyal, ekonomik, askeri, kültürel anlamda yapılmak istenilen yenilik hareketlerinde fikir birliği sağlanamaması farklı fikirlerin doğmasına zemin hazırlamış ve bu durum çok sayıda gazete ve derginin çıkarılmasına ortam hazırlamıştır.
VI
Osmanlı döneminde yetişen ve iyi bir aydın olmasının yanında muhalifliği ile de ön plana çıkan Rıza Tevfik bu çalışmada tüm yönleriyle ele alınmıştır.
Rıza Tevfik’in hayatına bakıldığı zaman geniş bilgi birikimi ve renkli kişilik yapısıyla farklı karakterlerde karşımıza çıkmaktadır. Hayatının bazı bölümlerini incelediğimizde karşımıza hatip olarak çıkan Rıza Tevfik, bazı resimlerde yaptığı spor ve jimnastiğin de etkisiyle pehlivan gibi bir vücutla karşımıza çıkmaktadır. Tekkeye dâhil olduğu zamanlarda klasik bir derviş portresi çizen Rıza Tevfik, döneminin farklı makalelerinde tam entelektüel, bir dönem siyasete atılarak politikacı ve tüm bunlar yaparken de asıl kullanmak istediği unvan olan filozof lakabı ile karşımıza çıkmaktadır.
Kendi asrının en önemli gazetelerinde ve yine döneminin en ünlü dergilerinde birçok makale yayınlayan Rıza Tevfik bu makalelerin haricinde birçok eserini de kitap olarak yayınlamış ve böylece seksen yıllık dünya hayatına ölümsüz birçok eser bırakarak veda etmiştir.
Rıza Tevfik’in hürriyete âşık olan ve isyankâr ruhlu ve toplumun çoğunluğunun benimsediği yapıya aykırı olan yönüyle dini merkeze alan düşünce yapısına tepki olarak pozitif bilimleri kendisine referans olarak seçmiştir. Bu yönüyle de feylesof lakabı oldukça hoşuna gitmiş ve ömrünün sonuna kadar “Feylesof Rıza” olarak anılmıştır.
Hayatı boyunca birçok alanda ön plana çıkan Rıza Tevfik özellikle şiirde oldukça başarılı olmuştur yarım asırlık yazı hayatında geride ismi anılan en önemli noktalarından biri şiirleri ve şairliği olmuştur.
Siyasi hayatına arkadaşlarının da yönlendirmeleri ile İttihat ve Terakki ile adım atan Rıza Tevfik, İttihat ve Terakki içerisinde aktif roller almış ve cemiyetin propagandasını yaparken bir yandan da meşrutiyeti öven nutuklar atmıştır. İTC üyesi olarak girdiği seçimlerde Edirne milletvekili olarak meclise girmiş cemiyet içindeki değişimleri, yanlışları görerek cemiyeti eleştirmeye başlamış ve daha sonra muhalefete katılmıştır. Sert bir şekilde eleştirdiği İTC üyelerinden ve dönemin önemli basın organlarından ciddi tepkiler almıştır. Başlangıçta padişah II. Abdülhamid ve yönetim şekline karşı gelen hareketlerde
VII
yer alan Rıza Tevfik sonrasında Sultan Abdülhamid’in isteğiyle Tevfik Paşa hükümetinde “Maarif Nazırı” olarak görev yapmıştır. Sevr’i imzalayan heyette yer almasından dolayı ismi “yüzellilikler” listesine dâhil edilen Rıza Tevfik uzun yıllar vatanından uzakta gurbet hayatı yaşamak zorunda kalmıştır. SUMMARY
In our culture and literature history, especially II. Rıza Tevfik, who left his mark on the Second Constitutional Era and was frequently mentioned with the title of "feylesof", appears as a unique personality. The life, art, works, literary and philosophical aspects, period and political life of this great intellectual who has identities such as doctor, poet, wrestler, philosopher, politician are discussed in this study.
II. Meşrutiyet which left its mark on the last periods of the Ottoman Empire, especially. Constitutional period is also discussed in detail in our study. In the section that we discussed this period in general terms, II. Meşrutiyet It has been determined that the innovation movements made during the Constitutional Period were not very effective, but these activities provided important ideas in the future, especially in the establishment of the new Turkish State.
After the declaration of the Constitutional Monarchy in 1908, serious changes occurred in almost all areas of the society, especially in the political, military and education.
II. Meşrutiyet although serious reforms were made during the Constitutional Monarchy period, some of them did not yield the desired results; These reform movements have been a preparatory stage as a basis and idea for the innovation movements to be carried out in the future, especially in the Republican period.
II.Meşrutiyet political life of the Constitutional Period, established parties, societies; Again, intense activities in the field of press brought by the freedom of the press, which was partially provided in this period, and the newspapers and magazines published were also included in our work.
The lack of consensus on the innovation movements desired to be made in the country in the social, economic, military and cultural sense has paved the way for the emergence of different ideas and this situation has prepared the environment for the publication of many newspapers and magazines.
IX
Rıza Tevfik, who grew up in the Ottoman period and stood out with his opposition as well as being a good intellectual, has been discussed in all its aspects in this study.
When we look at the life of Rıza Tevfik, we come across different characters with his extensive knowledge and colorful personality. When we examine some parts of his life, Rıza Tevfik, who appears as an orator, appears in some paintings with a body like a wrestler, with the effect of sports and gymnastics. Rıza Tevfik, who drew a classic dervish portrait when he was included in the lodge, appears in different articles of his time as a pure intellectual, a politician by entering politics for a period, and a philosopher, which is the title he wants to use while doing all this.
Rıza Tevfik, who published many articles in the most important newspapers of his century and also in the most famous magazines of his period, published many of his works as a book apart from these articles, and thus Rıza Tevfik said goodbye to his eighty-year world life, leaving many immortal works.
Rıza Tevfik chose the positive sciences as his reference in response to the religious-centered mentality of Rıza Tevfik, who is in love with freedom, has a rebellious spirit and is contrary to the structure adopted by the majority of the society. In this respect, he liked the nickname "Faylesof" and he was called "Faylesof Rıza" until the end of his life.
Rıza Tevfik, who has come to the fore in many fields throughout his life, has been particularly successful in poetry, and his poems and poetry have been the most important points in his half-century-long writing life.
Rıza Tevfik, who stepped into his political life with the Union and Progress with the guidance of his friends, took active roles in the Committee of Union and Progress and gave speeches praising the constitutionalism while making the propaganda of the society. He entered the parliament as Edirne deputy in the elections he entered as a member of the CUP, saw the changes and mistakes in the society, started to criticize the society and later joined the opposition. She received serious reactions from the members of the CUP, which she harshly criticized, and from the important press organs of the period. Rıza Tevfik, who took part in the movements that were against the sultan and the form
X
of government in the beginning, later served as the "Minister of Education" in the Tevfik Pasha government at the request of the Sultan. Rıza Tevfik, whose name was included in the list of "hundreds" due to his participation in the delegation that signed Sevr, had to live a expatriate life away from his homeland for many years.
Collections
- Tarih [25]
DSpace@BİNGÖL by Bingöl University Institutional Repository is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivs 4.0 Unported License..