Osmanlı Topraklarında Amerika’nın Misyonerlik Faaliyetleri ve Ermeni Meselesindeki Tahakkümünün Çoklu Yansımalarında Eğitim Stratejisinin Önemi
Özet
ÖZET:
Anadolu üzerinde Türk egemenlinin tesis edilmesinden sonra hoşgörü politikası
çerçevesinde Müslüman Türklerle bir arada yaşayan Ermeniler her dönem emperyalist
güçlerin misyonerlik çerçevesinde dini hedefi olmuşlardır. Anadolu’nun Hristiyan dünyası
için dini öneme haiz olması; ayrıca Anadolu topraklarının birçok yeraltı zenginliklerini
barındırması Batılıların çeşitli yöntemler dâhilinde bölgeye nüfuz etmelerine sebebiyet
vermiştir. Kuşkusuz Anadolu üzerinde misyonerlik çalışmaları yürüten en etkin devlet
Amerika olmuştur. Batılı emperyalist devletler içerisinde en son bağımsızlık elde eden ve
iktisadi anlamda kaynaklara ve ticaret yollarına ihtiyaç duyan Amerika, Anadolu’dan pay
elde edebilmek için Ermenilere mezhepsel asimilasyon uygulamıştır.
Amerikan misyonerleri XIX. yüzyılda Amerikan Board misyoner teşkilatına bağlı
olarak Anadolu üzerinde çeşitli keşif amaçlı çalışmalar yürütmüşlerdir. Misyonerler bu
çalışmalar neticesinde Anadolu Ermenilerini dini tahakküm altına alabilmek için hangi
yöntemlere başvurulması gerektiğini saptamışlardır. Dönemin getirdiği ve Osmanlı
Devleti’nin içinde bulunduğu olumsuz koşullar eğitim, sağlık gibi alanlarda boşluklar
oluşmasına neden olmuştur. Eğitim alanında geniş çaplı faaliyet yürüten misyonerler,
çocuklardan yetişkinlere kadar çeşitli seviyelerde ve alanlarda açılan eğitim kuruluşları
sayesinde Gregoryen mezhebine bağlı Ermenileri protestanlaştırmışlardır. Özellikle
Anadolu’nun önem arz eden ve Ermenilerin yoğun olarak yaşam sürdürdüğü bölgelere
açılan yüksekokul niteliği taşıyan Amerikan kolejlerinde verilen dini ve milli ruhu
uyandırıcı müfredatlar, Ermeniler’in ayrılıkçı düşüncelerini perçinleyerek milli bir devlet
kurma ve Osmanlı’yı parçalama adına ayaklanmalarını sağlamıştır. ABSTRACT:
After the establishment of Turkish sovereignty over Anatolia, Armenians living
together with Muslim Turks within the framework of the policy of tolerance have always
been the religious target of the imperialist powers as part of their missionary work. Anatolia
has religious importance for the Christian world; in addition, the fact that Anatolian lands
contain many underground riches caused Westerners to penetrate the region through various
methods. Undoubtedly, the most active state carrying out missionary work in Anatolia was
America. America, which was the last to gain independence among the Western imperialist
states and needed economic resources and trade routes, implemented sectarian assimilation
of the Armenians in order to gain a share of Anatolia.
In 19th century, American missionaries carried out various exploratory studies in
Anatolia as part of the American Board missionary organization. As a result of these studies,
the missionaries determined what methods should be used to bring religious domination
over the Anatolian Armenians. The negative conditions of the period and the Ottoman
Empire caused gaps in areas such as education and health. Missionaries, who carried out
extensive activities in the field of education, Protestantized the Armenians of the Gregorian
sect, thanks to the educational institutions opened at various levels and fields, from children
to adults. Curriculums that arouse the religious and national spirit given in American
colleges, which are especially high schools opened to the important regions of Anatolia and
where Armenians live densely, reinforced the separatist thoughts of the Armenians and
enabled them to revolt in the name of establishing a national state and disintegrating the
Ottoman Empire.
Koleksiyonlar
DSpace@BİNGÖL by Bingöl University Institutional Repository is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivs 4.0 Unported License..