جريمة العنف الأسري وتأثيرها في التفريق القضائي دراسة مقارنة بين شريعة الإسلامية وقانون العراقي وبعض القوانين الدول العربية

Abstract

ÖZET: Eşler arasındaki merhamet duygusu, aile oluşturma, bu aileyi devam ettirme ve evliliği güçlendirmenin temelidir. Bu yalnızca Allah Teala’nın eşlerin kalplerinde yarattığı sıcak duygular ile erişilebilir, ki bu durum genel yaşamı aksatabilecek birçok zorluk ve istikrarsızlıkların üstesinden gelmenin yegane yoludur. Fakat bu duygular ciddi sorunlar karşısında ailenin istikrarını sarsabilir ve eşler arasındaki aşinalığı kaybedebilir. Adli ayrılıklara sebebiyet veren hasarlar çok fazla olup, Irak Kanunu, İslam Kanunu ve Arap Mevzuatı ile de sınırlı değildir. Aile konsepti, aile içi şiddetten hasar görebilir ve eşlerden biri bu şiddetin mağduru olabilir. Bu bağlamda, İslam Kanunu, Arap Mevzuatı ve Irak yasa koyucular, bahsi geçen davaların bazılarını 1959 yılı 188 nolu Aile Hukukunun 43. maddesinin 40. fıkrası ve ilgili diğer fırkalara istinaden Aile Mahkemelerinde ele almıştır. Fakihlerin çoğu, bir eşin kusurlu olması yada hastalanması durumunda diğer eşe boşanma hakkı tanımıştır. Bazıları ayrılma hakkını karşı eşe verirken bazıları ise yalnızca kadının bu haktan yararlanabileceğini savunmuştur. Örneğin, Arap ve Irak Mevzuatları bunu yapmıştır. Evlilik devam ettiği sürece koca zengin de olsa fakir de olsa aynı şekilde hanımı zengin de olsa fakir de olsa koca eşinin masraflarını karşılamak zorundadır. Çünkü masrafların gereğinden az karşılanması, aile içi şiddete sebebiyet vermektedir. Evlilik, kadın ve erkek arasında merhamet esası üzerine düzenlenmiş olan yasal bir sözleşmedir. Koca parası olmasına ragmen eşine harcama yapmayı reddeder veya aksatırsa, koca ister zengin ister fakir olsun harcamaların kendisinden alınması gerekir. Hanım, mahkemeden kocasının kendisine ödeme yapmasını talep edebilir, mahkeme kocanın hesabından ödeme yapılmasını veya koca para sahibi olduğu vakit ödeme yapmasına karar verebilir. Şayet koca zengin olduğu halde eşinin masraflarını karşılamayı reddederse, kocanın şüphe götürmez bir şekilde adaletsizlik yaptığı anlamına gelir ki, bu durumda eşin boşanma talebinde bulunma hakkı doğar. Her üç imam da kocanın yoksulluğu ya da uzlaşmada başarı sağlanamaması durumunda eşin boşanma talebinde bulunma hakkının olduğu hususunda mutabıktır. Kocanın hayat arkadışının harcamalarını karşılamaması adalet, merhamet ve fazilet ile bağdaşmamaktadır. Irak Aile Kanunu, kocanın gerekçesiz bir şekilde eşinin harcamalarını karşılamayı red etmesi halinde eşin boşanma talebinde bulunmasına müsade etmektedir. Bu durum Irak Kanununun 43. maddesi/Birinci Bölüm/7, 8 ve 9. Bölümlerine dahil edilmiştir.

ABSTRACT: The compassion that exists between spouses is the basis of the composition of the family and its continuation that leads to the strengthening of the marital relationship and preservation of procreation. This could be achieved only by the warm feeling that God arouses in the hearts of the spouses, a housing to each other, which is the only way to overcome a lot of difficulties and instability that could disturb this common life, but this feeling may not survive in front of serious obstacles that could shake the stability of the family and lose Familiarity between spouses . Damages which lead to judicial separation are a lot, for example, but not limited to the Iraqi law, Islamic law and Arab legislation. The damage may falls under the concept of family violence and the husband or wife may be affected by this damage that is a result of the violence that one spouse may suffer. On this basis, Islamic law and Arab legislation and the Iraqi legislator have treated some of these cases in the personal Status Law No. 188 of 1959 in the article 40 and all its paragraphs, and paragraphs of Article 43 and other materials The majority of scholars recognize the right to separate for one of spouses in the event of defects and subsequent illnesses occurred to the other with some variation in the confined these defects, for example. Some of those who gave the right to separation because of the defect and diseases to the spouses together but others gave the wife only, as Arab legislations did, including the Iraqi legislature. The wife's right to spending from her husband as long as the marriage continued whether the husband is rich or poor, and whether the wife is poor or rich, because lack of spending is the cause of family violence. Marriage is a legal contract between man and woman that its purpose is a family foundation on stable basis ensured by holding affection burdens and mercy. If the husband declines or abstains from spending and he has apparent money, then spending could be taken from him whether he is poor or he has unknown money. Wife can request a judge to impose expenses on her husband for her as well as he can authorize her to borrow on her husband's account, the husband can pay whenever he has money But if the husband is rich and he refrains from spending on his wife, this means undoubtedly he is unjust so the wife is entitled to request separation. Three imams agreed that wife has the right to seek separation whether for her husband poverty or failing intransigent, it is not of justice, wisdom and Virtue constipation that the husband refrains from spending on his wife who is his life partner The Jaafari doctrine allows wife to request separation if the husband refrains from spending on his wife without excuse and this has been included in the Iraqi law in Article (43/first / 7, 8 and 9).