John Holloway’da İktidar ve Devrim
Özet
ÖZET
Marksist düşüncenin güncel temsilcilerinden olan John Holloway, devrim fikrinin
nasıl değişmesi gerektiği üzerine çalışmalarda bulunmuştur. Eleştirel teorinin ve
eleştirel teorinin güçlü bir temsilcisi olan Adorno aracılığıyla fikirlerini
geliştirmiştir. Negatif diyalektik kavramı üzerinden Marx’ın, Marksizmin, yeniden
yorumlanmasıyla kapitalizme farklı bir açıdan başkaldırı sağlamaktadır.
Kapitalizmin dinamiklerinin neler olduğu, bunların ne şekilde çözüleceği üzerinde
yaptığı çalışmalar ve fikirleri ele alınmıştır. Çalışmada elde edilen bulgulara göre
Holloway’ın özellikle “Biz” kavramı üzerinden bir çıkış noktası olduğu
anlaşılmaktadır. Negatif diyalektik kavramı ile Biz’e dönüş felsefesini
temellendirdiği bu kavramlar üzerinden yeni bir devrim sürecine işaret ettiği
anlaşılmaktadır. Yeni bir devrim süreci bakımından Holloway düşünceleri üzerinde
durulmaya değer bulunmuştur. Literatürde böyle bir çalışmanın olmaması
çalışmayı özel kılan vasıflarındandır. Bu çalışmanın ana fikri, iktidarsız bir devrim
düşüncesinin olup olamayacağıdır. Devrim fikrinin günümüze kadar geçirdiği
süreçler, uğradığı değişimler ve bu doğrultuda Marksist hareketin yapılanma biçimi
ele alınmıştır. ABSTRACT
John Holloway, one of the current representatives of Marxist thought, has worked
on how the idea of revolution should change. He developed his ideas through
Adorno, a strong representative of critical theory and critical theory. With the
reinterpretation of Marx, Marxism, through the concept of negative dialectic, it
provides a rebellion against capitalism from a different persperctive. His studies
and ideas on what the dynamics of capitalism are and how to solve them are
discussed. According to the findings obtained in the study, it is understood that
Holloway is a starting point especially through the concept of “we”it is understood
that the concept of negative dialectic and the philosophy of returning to us are based
on these concepts, pointing to a new revolutionary process, Holloway’s thoughts
are worth emphasizing. The absence of such a study in the literature is one of the
features that makes the study special. The main idea of this study is whether there
can be an impotent idea of revolution. The processes that the idea of revolution has
gone through, the changes it has undergone and the way the Marxist movement is
structured in this direction are discussed.
Koleksiyonlar
- Felsefe [10]
DSpace@BİNGÖL by Bingöl University Institutional Repository is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivs 4.0 Unported License..